Taksirle Yaralama

26.02.2022

1.532

Taksirle yaralama hangi durumlarda oluşur? Taksirle yaralamanın ceza aralığı nedir? Tazminat talep edilebilir mi? Kazaen yaralama maddesi nedir? Taksirle yaralamada uzlaşma adımları yerine getirilebilir mi? Tüm bu soruların ve taksirle yaralamaya ilişkin tüm detayları sizin için bir araya getirdik! İşte bilmeniz gereken hususlar!

Taksirle Yaralamada Uzlaşma

Taksirle yaralama kapsamında uzlaşma işlemleri uygulanabilir. Uzlaşma prosedürlerinin geçerli kılınabilmesi için belirtilen tüm uzlaşma görüşmelerinin yerine getirilmesi gerekir. Uzlaşma yoluna gidilmeden tarafların ceza davası konusunda adım atması mümkün olmayacaktır. Taksirle yaralamada uzlaşma görüşmelerinin hem mahkeme yükünün azaltılması hem de tarafların mağdur olmaması için son dönemlerde daha sık gündeme geldiği fark edilmektedir.

Taksirle yaralama kapsamında kişilerin kasıtlı olarak bir zarar verme girişimi olmaması sebebi ile çoğunlukla uzlaşma adımının müspet sonuçlandığı fark edilmektedir. Tarafların uzlaşmakta zorunlu olmadığının da bildirilmesi gerekir. Dileyen kişiler uzlaşma koşullarını reddederek ceza alınması için gerekli olan hukuki başvuruları yapma hakkını da saklı tutmaktadır.

Kazaen Yaralanma Maddesi

Taksirle yaralama kategorisi kapsamında en temel olaylar trafik kazaları ve doktor hatalarıdır. Bu olaylar çerçevesinde kişiler birbirilerine kasten zarar verme amacı gütmez hatta doktor hataları kapsamında doktorun ana amacının hastaya yardım etmek olduğu da göz önünde bulundurulur. Doktor hataları malpraktis kapsamında değerlendirilmektedir. Kazaen yaralama kapsamında asıl belirleyici unsur durumun karşıdaki kişiye zarar vereceğinin düşünülmemesi bir diğer deyiş ile ön görülmemesidir. Bu da kişilerin sahip olmaları gereken sorumluluk seviyesini hayata geçirmedikleri manasına gelmektedir.

Taksirle yaralama kapsamında failin karşıdaki kişiye atacağı adım neticesinde zarar geleceğini tahmin edememesi trafik kazalarında oldukça yaygın bir durumdur. Trafik kazalarında uzlaşma adımının daha sık tercih edildiği görülüyor. Fakat doktorların yaptıkları yanlış uygulamalarda bir diğer adı ile malpratiks kapsamında tarafların maddi manevi tazminattan başlayarak hapse kadar istemleri olduğu görülmektedir. Tabi ki ceza kapsamında değerlendirildiği zaman kasten adam yaralama ile kazaen yaralama arasında büyük faklılıkların olduğu görülmektedir.

Taksirle Adam Yaralamak Trafik Kazası Tazminat

Taksirle yaralama kategorisinde en sık nükseden dava türlerinin başında trafik kazası gelmektedir. Öncelikli olarak şikayetinizi sunmak için 6 aylık bir süreniz bulunmaktadır. Olayın gerçekleşmesinin üzerinden 6 ay geçmesine rağmen hala gerekli olan başvuruların yapılmaması durumunda tazminat talep edilmesi mümkün olmayacaktır. Şikayet için verilen süre 6 ayken zaman aşımı için sunulan süre 8 yıl olarak belirlenmiştir.

Bu aşamada 8 yıllık süreye de durumun geç öğrenilmesine ilişkin başvurularda bulunarak süreci daha uzun bir hale getirme fırsatını da elde edebilirsiniz. Kişilerin hem dava açma hem de sürecin takibini, yapma aşamasında bu alanda yetkinliğini kanıtlamış olan kişilerden yardım alması çok daha verimli olacaktır. Taksirle adam yaralama adımlarında olumlu dava sonuçları almış olan avukatlar ile iş birliği kurabilirsiniz. Avukatlar başvurulardan sürecin gidişatına dair bilgilendirilmenize kadar size her alanda gerekli olan desteği sunacaktır.

Taksirle Yaralama

Taksirle Yaralama; Bilinçli Taksir

Taksirle yaralama kapsamında 2 farklı tür bulunmaktadır. Bu iki farklı türe dair bilinmesi gereken hususlardan bazıları;

Basit ve bilinçli olmak üzere 2 farklı taksirle yaralama çeşidi üzerinde durulması gerekmektedir. Bilinçli taksirle yaralama kapsamında sonucun öngörülmesi söz konusudur. Sonuç ön görülmesine rağmen sonucun arzu edilmemesi durumunda bilinçli taksir durumu ortaya çıkacaktır.
Bilinçli taksir kapsamında en sık yaşanan örneklerin başında trafik kazaları gelmektedir. Örneğin bir yolda solama yasağına dair tabelaların bulunmasına rağmen ve kişilerin bu yasağı ihlal etmesi durumunda bir kaza oluşma olasılığını ön görmesine rağmen solama yapması ve daha sonrasında da kazaya sebebiyet vermesi bilinçli taksir olarak tanımlanmaktadır. Kural görülüyor, kural ihlal edildiği zaman sonucun olumsuz olacağı biliniyor ve buna rağmen kural ihlal ediliyor! Bu tanım bilinçli taksirin temel tanımı olarak kullanılmaktadır.
Basit taksir kapsamında ise failin sonucu öngörmesi de söz konusu değildir. Hem sonuç ön görülmez hem de istenmez. Cezai yaptırım bakımından basit taksirin çok daha düşük seviyede olduğunun da belirtilmesi gerekir. Adi taksir olarak da tanımlanan bu sistem kapsamında kişilerin en yaygın olarak rastladıkları durumların başında ise iş kazaları gelmektedir. Örneğin bir iş verenin gerekli önlemleri almayarak işçi çalıştırması ve daha sonrasında kaza yaşanması adi taksir olarak nitelendirilmektedir.

Bu detaylar ve ayrımlar kapsamında kasıt temel kuraldır. Taksir kapsamında kasıt yoktur. Ortaya çıkan sonuç fail tarafından arzu edilmez.

Taksirle Yaralamada Şikayetten Vazgeçme

Taksirle yaralama kapsamında şikayetten vazgeçme hakkınız da yer almaktadır. Uzlaşma adımının reddedilmesinin sonrasında şikayetinizden vazgeçme hakkınız da bulunuyor. Şikayetten vazgeçilmesine rağmen kişilerin yaralanması söz konusu olduğu için bazı dava türlerinde kamu davası devamlılığını sürdürecektir. Bu aşamada uzlaşmaya gitmek taraflar için ve mahkeme yükünün de azaltılması bağlamında daha mantıklı olacaktır. Taksirle adam yaralayan kişi ile mağdur olan kişinin zararı karşılama konusunda orta yolu bulmasının akabinde şikayetçi olmayarak bu durumu uzlaşma kademesinde halletmesi mümkündür. Hatta şikayet ve cezai davaların açılması için uzlaşma görüşmelerinin tamamlanmış olması temel şartlar arasında yer almaktadır.

Taksirle Yaralama; Taksirle Ne Demek?

Taksirle yaralama kapsamında kullanılan taksir kelimesi kusur kelime kökünden gelmektedir. Bu tür suçlar kapsamında kasıt aranmaz. Bilinçli olarak zarar verme durumu söz konusu değildir. Bunun tam aksine sonuç ön görülmez ve karşı tarafa zarar verme amacı güdülmez.

Taksirle işlenen suçlarda bir kasıt aranmamaktadır. Karşıdaki kişinin madden ya da manen zarar görmesini istemeden ön görülmeyen ya da kısmen ön görülen bir durumun ortaya çıkmasına sebebiyet vermek olarak da tanımlanabilir.
Doktorların yanlış uygulamaları en sık konu olan dava türlerinden bir tanesidir. Tedavi aşamasında uygulanan yöntemlerin bir ters tepki, yapması durumunda açılan bu davaların kişilerin sakat kalmasına veya genel olarak zarar görmesine neden olması durumunun ortadan kaldırılması ana kıstas olarak anılmaktadır.
Doktorların malpraktislerinde ana amaç tabi ki hastaya zarar verilmesi değildir. çok uzun nöbet saatlerinin sonrasında yanlış bir uygulama yaparak hastanın yaralanmasına sebebiyet verilmesi bu nedenle taksir kategorisinde değerlendirilmektedir. Bu tip davalarda genel olarak aileler uzlaşma yoluna gitmez.

Taksirle yaralama konusunda daha öncesinde müvekkillerinin haklarını korumuş ve olumlu dava sonuçlarına imza atmış olan avukatlar ile iş birliği kurmak sizin için çok daha verimli olacaktır. Hem davanın açılma sürecinde hem de davanın gidişatına dair bilgilendirme adımlarında avukat desteği almak çok daha verimli olacaktır.

Taksirle Yaralama; Tck 89/4 Uzlaşma

Taksirle yaralama davalarının cezai olarak devam edebilmesi için öncelikle tarafların uzlaşma görüşmelerini tamamlamış olması gerekmektedir. Uzlaşma alanı son senelerde daha aktif şekilde hizmet vermeye başlamıştır. Hem mahkeme yükünün azaltılması hem de taraflar arasında dava sürecine gerek kalmadan mağduriyetin hakkaniyetli biçimde giderilmesi için tutulan yol olarak da tanımlanır. Taksirle yaralama kapsamında bir ölüme sebebiyet yok ise büyük bir çoğunluk ile kişilerin uzlaşma yoluna gittikleri görülmektedir. Bu aşamada şikayetçi olmak isteyen kişilerin hakları saklı tutulur. 6 aylık süre içerisinde şikayetçi olma hakkının değerlendirilmesi de mümkündür. Daha öncesinde de belirtildiği gibi zamanaşımı süresi ise 8 yıl olarak belirlenmiştir.